Bipolar bozukluk, kişinin kendini çok iyi hissederken bir anda başka bir ruh halini alması ve içine kapanmasına verilen addır. Bipolar bozukluk kişinin manik depresyon haline de uyan kişilik bölünmesine de neden olabilir. İşte bu nedenle tanı koyulacağı sırada çok dikkat edilmesi gerekir. Bipolar bozukluğun en belirgin özelliği kişilerin duygularını uç noktalarda yaşamalarıdır. O ana ya tam enerjik, mutlu ya da tam tersi hayattan zevk almayan, sürekli uyumak isteyen ve mutsuz bir kişiliğe bürünürler. Hatta daha önemlisi intihar eğilimleri vardır. İleri derecede bipolar bozukluğu olan kişiler bu rahatsızlığı kendileri anlayamazlar. Depresyon sebebiyle doktora başvuran hastaların büyük çoğunluğunun asıl hastalığı bipolar bozukluktur. Peki, bipolar bozukluk neden olur?
Bipolar Bozukluğun Nedenleri
Bu hastalığın kesin nedeni bilinmemektedir. Bilinen tek şey, bu hastalığın meydana gelmesi için tek faktör değil de birkaç faktörün bir araya gelmesinin gerektiğidir. Bu faktörler ise;
- Genetik
- Beyindeki kimyasal dengesizlikler
- Tetikleyici faktörler
Genetik Faktörler Nelerdir?
Bipolar bozukluk rahatsızlığında genetik faktörler çok önemlidir. Birinci derece akrabalarda yani anne, baba, kardeşte bipolar bozukluk varsa eğer doktor kontrolünden sizin de geçmeniz gerekmektedir. Bu hastalıkta tek bir gen sorumlu tutulmadığı için, bazı tetikleyici unsurlardan kaynaklandığı düşünülmelidir.
Tetikleyici Faktörler Nelerdir?
- Fiziksel taciz ve tecavüz
- Yakın bir kişiden, sevgili veya eşten ayrılma durumları
- Duygusal taciz
- Aileden birinin ölümü
Bu gibi durumlar bipolar bozukluğu büyük ölçüde tetiklemektedir.
Beyindeki Kimyasal Dengesizlikler
Beyni kontrol eden kimyasalların birinde veya daha fazlasında bozukluk varsa bipolar bozukluğu tetiklemiş olabilir.
Tedavisi Var Mıdır?
Tedavisi bölümünde, hem hastanın kendisi hem de hastanın ailesi doktorla iş birliği yapmalıdır. Eğer hasta atak dönemindeyse ve kendini kötü hissediyorsa, antidepresan ve duygu durum düzenleyici ilaç kullanmalıdırlar. Bipolar bozukluk atakları haricinde hastanın normal hayatını idame ettirmesinde hiç bir neden yoktur. Tedavi süreci sadece atak geçirme durumlarında değil de sürekli olarak kullanılmalıdır. İnsanların en büyük hatası, kendilerini biraz iyi hissettiklerinde doktorun uyguladığı tedaviyi kesmektir. Maalesef ki, bu şekilde yaptıktan sonra hasta en başa hızlıca dönüyorlar. Bu nedenledir ki doktorunuzun uygun gördüğü tedaviyi doktorunuz kesmedikçe siz uygulamaya devam edin. İlaçların bırakılması konusunda en doğru bilgileri yine doktorunuz verecektir.